Biz şimdi alçak sesle konuşuyoruz ya
Sessizce birleşip sessizce ayrılıyoruz ya
Anamız çay demliyor ya güzel günlere
Sevgilimizse çiçekler koyuyor ya bardağa
Sabahları işimize gidiyoruz ya sessiz sedasız
Bu, böyle gidecek demek değil bu işler
Biz şimdi yanyana geliyor ve çoğalıyoruz
Ama bir ağızdan tutturduğumuz gün hürlüğün havasını
İşte o gün sizi tanrılar bile kurtaramaz

Cemal Süreya

Anayasa Mahkemesi "Toprağımızı Vermiyoruz" Davasını Görüşmeye Başladı

146 ekoloji, emek ve demokrasi grubunun katılımıyla yürütülen “Toprağımızı Vermiyoruz” kampanyasının çağrısıyla, TBMM çatısı altındaki tüm muhalefet partileri 17 Eylül 2025 tarihinde 260 milletvekiliyle Kanunun iptali için AYM’ye başvurmuştu. Başvuru sırasında ekoloji örgütleri ve imzacı milletvekilleri, AYM’ye davayı ivedilikle ele alması ve yürürlüğü durdurma kararı vermesi çağrısında bulunmuştu.

Anayasa Mahkemesi "Toprağımızı Vermiyoruz" Davasını Görüşmeye Başladı

Davaya müdahiliz kampanyasını hep birlikte büyütelim!

146 ekoloji, emek ve demokrasi grubunun katılımıyla yürütülen “Toprağımızı Vermiyoruz” kampanyasının çağrısıyla, TBMM çatısı altındaki tüm muhalefet partileri 17 Eylül 2025 tarihinde 260 milletvekiliyle Kanunun iptali için AYM’ye başvurmuştu. Başvuru sırasında ekoloji örgütleri ve imzacı milletvekilleri, AYM’ye davayı ivedilikle ele alması ve yürürlüğü durdurma kararı vermesi çağrısında bulunmuştu.

AYM Genel Kurulu, 8 Ekim 2025 tarihli toplantısında, zeytin alanlarının yok edilerek madencilik faaliyetlerine açılmasını da öngören yasanın iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle açılan davada ilk incelemesini bugün tamamladı. Yüksek Mahkeme, iptal istemini daha sonra belirlenecek bir günde esastan görüşerek karara bağlayacak; düzenlemenin yürürlüğünün durdurulması istemine de esas inceleme aşamasında karar verecek.

İptal başvuru dilekçesinde de açıkça belirtildiği gibi, yasanın uygulanması ile doğa üzerinde ve sosyoekonomik alanda telafisi mümkün olmayacak zararların oluşacağı öngörülmektedir. Bu nedenle, "Toprağımızı Vermiyoruz" Kampanyası bileşenleri ve yurttaşlar olarak AYM'den yasanın uygulanmasının ivedilikle durdurulmasını talep ediyoruz.

Bu önemli davaya müdahil olmak amacıyla hazırlanan dilekçeleri, 7 Ekim Salı günü bulunduğumuz yerellerdeki adliyelere teslim ederek eş zamanlı olarak basın açıklamaları gerceklestirdik.

Bu çalışmayı mümkün olan her yerde büyütmeyi hedefliyoruz. 

Çevre hakkı, yalnızca ulusal değil uluslararası hukuk tarafından da güvence altına alınmış temel bir haktır. 1972 Stockholm Birleşmiş Milletler İnsan Çevresi Konferansı Bildirisi’nde ilk kez çevre hakkı hukuksal olarak tanınmış, insanın özgürlük, eşitlik ve yeterli yaşam koşulları sağlayan onurlu ve refah içinde bir çevrede yaşama hakkı olduğu belirtilmiştir. Aynı zamanda bugünkü ve gelecek nesiller için çevreyi koruma ve geliştirme sorumluluğu da kabul edilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası da çevre hakkına dair açık güvenceler sunmaktadır. Anayasa’nın 17. maddesi, herkesin yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahip olduğunu belirtmektedir. 56. madde ise, “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir” hükmüyle, çevrenin korunmasını devletin ve vatandaşların ortak ödevi olarak tanımlamaktadır.

Ancak yürürlüğü durdurma ve iptali istenen 7554 sayılı Kanun, Türkiye’nin taraf olduğu çevre koruma sözleşmelerini ve Anayasal güvenceleri yok saymaktadır. Yasanın getirdiği düzenlemeler, geri dönüşü olmayan ekolojik yıkımlara yol açacak niteliktedir. Anayasa ile güvence altına alınan bilgiye erişim, karar süreçlerine katılım ve yargı yoluna başvuru hakkını ortadan kaldırarak demokratik hakları da fiilen askıya almaktadır. Bu nedenle AYM’nin vereceği karar, yalnızca hukuki değil, doğrudan halkın sağlıklı yaşam hakkını olumlu ya da olumsuz yönde etkileyecek tarihsel bir karar olacaktır.

İptal başvuru dilekçesinde de açıkça belirtildiği gibi, bu yasanın uygulanması doğa üzerinde ve sosyoekonomik alanda telafisi mümkün olmayacak zararlar doğuracaktır.

Bizler, “Toprağımızı Vermiyoruz” Kampanyası bileşenleri ve yurttaşlar olarak, Anayasa Mahkemesi’nden sağlıklı yaşam hakkını ve çevre hakkını gözeten, Anayasal güvenceyi esas alan bir karar vermesini bekliyoruz. Yasanın uygulanmasının derhal durdurulmasını ve iptalini talep ediyoruz.

Tüm müşterek varlıkların varlık yokluk sorunu AYM kararına kadar  devam edecek. Hep birlikte yaşamı savunmaya ve direnmeye devam ediyoruz. 

Adana: https://www.habereguven.com/adana-adliyesi-onunde-topragimizi-vermiyoruz-eylemi

Bursa: https://www.bursaport.com/guncel/bursa-su-kolektifi-nden-torba-kanun-a-tepki-halka-ragmen-yapamayacaksiniz-171893

İzmir: https://yeniyasamgazetesi9.com/doga-dusmani-yasaya-karsi-aymye-basvuru

İstanbul: https://www.sonmuhur.com/topragimizi-vermiyoruz-kampanyasi-buyuyor-yasam-savunuculari-davaya-mudahil-oluyor/amp

Marmaris: https://gundemfethiye.com/topragimizi-vermiyoruz-kampanya-grubu-aymye-yapilan-basvuruya-mudahillik-talebinde-bulundu-halkin-saglikli-yasam-hakkini-etkileyecek-tarihsel-bir-karar-olacak-127776/ 

 

BİREYSEL MÜDAHİLLİK BAŞVURUSU İÇİN DİLEKÇE ÖRNEĞİ: Anayasa_Mahkemesi_Dilekce_Ornegi

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış